Lipödem

Lipödem ağrılı yağlanma ve / veya ağrılı selülit durumu olarak bilinir. Lipödem bulunan kişilerin her iki bacağında da deri altındaki yağ dokusu artar ve böylelikle bu bölge kalınlaşır.

Lipödem Nedir?

Bu durumun asıl sebebi ise bacak bölgesinde normalden çok daha fazla yağ depolanmasıdır.
Lipödem de yağ depolanması jinekoid tipte olup kalça, popo, kasıkla diz eklemi arası ve diz altı bölgede birikir ve asimetrik şişlikler oluşturur.
Bel çevresi / kalça çevresi oranı 1’den küçüktür.
Bacaklarda kolayca morarma ve cilde bastırmakla orta-ağır derecede ağrı olur. Cilde dokunulduğunda küçük yumrular şeklinde (noduler) düzensizlik hissedilir.Hastalık toplamda dört farklı evreden oluşmaktadır. Hastalığın seyri ise kişiden kişiye farklılık göstermektedir.
Başlangıç seviyedeki lipödem hastaları normal şekilde günlük hayatlarına devam edebilirler ve hareketleri kolayca yapabilirler. İleri seviyede lipödem hastaları hareket kısıtlaması, yürümekte, oturmakta bile zorluk yaşayabilirler.

Hastalığın ilk evresinde cildin görünümünde büyük bir bozulma meydana gelmez. Ancak derinin altındaki yağ dokusunun arttığı tespit edilebilir. Zaman geçtikçe deri pürüzlü bir hal almaya başlar ve dokunulduğunda derinin altındaki yağ dokuları hissedilebilir. Bundan sonraki aşamada ise yağ dokusu birikmeye devam eder. Lipödemin gerçekleştiği bölge kıvrımlı ve şişkin bir hal alır.
Böylelikle kişinin vücudunda şekil bozuklukları oluşur. Hastalığın son evresinde ise kişi lenfödem hastalığını da geçirmeye yatkın olabilir. Bu durumda kişinin vücudundan büyük dokular sarkar ve hareket kabiliyeti son derece düşer.
Lipödem hastalığına sahip olan kişilerin %15’i ailelerinde de aynı sorunu yaşayan kişiler bulunduğunu belirtmişlerdir. Genetik aktarıma ek olarak çeşitli hormonal bozukluklar da lipödem oluşumuna yol açabilmektedir. Bu düşüncenin sebebi ise hastalığın genellikle ergenlik çağı ve onu takip eden evrelerde ortaya çıkmasıdır. Bunun yanında östrojen hormonunun vücuttaki yağ metabolizmasıyla etkileşime girdiği de bilinmektedir. Lipödem yol açtığı ağrı, hareket kısıtlılığı, günlük aktivitelerde azalma ve psikososyal stres nedeniyle önemli bir sağlık sorunu oluşturur.

Ameliyatsız Lipödem Tedavisi

Lipödemin tedavisinin ameliyatsız bir yöntemi yoktur. Ameliyatsız tüm yöntemler lip ödemin mevcut evresinin daha ileriye gitmesini engellemek amacıyla kullanılabilecek cerrahi dışı uygulamalardır. Bu uygulamalar; sporla hastanın kilo almamak üzerine diyet yapması ve buna ek olarak kullanılan bazı teknolojik cihazlarla mevcut tablonun daha ağır bir hale gelmesinin önüne geçmek şeklindedir.  Cerrahi dışı uygulamalarla mevcut sorunun giderilebileceği konusundaki yaklaşımlar lip ödem hastalığında gerçeği yansıtmamaktadır.

Lipödem İçin Hangi Doktorlara Gidilir?

Lipödem genellikle hastaların bacaklarında şiddetli ağrı olduklarını fark etmeleriyle başlayan bir süreçtir. Bacak ağrılarını fark eden hastalar genellikle, ortoğedi, kalp damar cerrahisi ve fizik tedavi gibi branşlara başvurmaktadırlar. Lipödem tanısı, klinik bulguları sebebiyle,  plastik cerrahlar tarafından kolaylıkla konulabilmektedir.  Günümüzde bilinirliği artmış olan lip ödem hastalığı diğer branş uzmanlarının da ilgisini çekmektedir. Bu ilgi konvansiyonel yöntemlerin tedavide başarılı olacağı şeklinde topluma ve bu hastalığa sahip kişilere empoze edilmektedir ancak hastalığın mevcut evresini kontrol etmenin ötesine geçmeyecek yöntemlerle hastalar yanlış uygulamalara maruz bırakılmakta ve bu da daha sonra tedavinin hem gecikmesine hem de zorlaşmasına sebep olabilmektedir.
İşte bu sebeple lip ödem tanısı konulduktan sonra yapılması gereken doğru adım, bu konuda tecrübeye sahip bir plastik cerrahi uzmanıyla ve tedavi protokolü ile ilgili bilgi almak adına arayışa çıkmaktır. 

Lipödem Diyeti

Lipödem, hastanın kilo almasıyla özellikle kol ve bacaklarda yağ depolanması ve bu yağların belli bir zaman sonra kitleleşerek kişiye hem ağrı hem de çevresindeki dokulara bası yaparak damar yetmezlikleri ve lenf ödem gibi tabloları tetikleyebilen bir hastalıktır. Elbette evre bir ve evre iki lipödemli hastalarda kilo kontrolü oldukça önemlidir. Lipödemin ilerlemiş evrelerinde hastanın diyetine dikkat etmesi evre atlamaması adına ya da hastalığın mevcut durumdan daha kötü hale gelmemesi adına önemlidir. Ancak burada lipödeme ait özel bir diyet yoktur çünkü önemli olan alınan ve verilen kalori hesabının birbirine uygun olmasıdır. Lipödemli hastaların farklı sebeplerle kilo aldığını görebiliyoruz. O yüzden lipödemli hastalara  özel diyetlerin konunun uzmanı diyetisyenler tarafından belirlenmesinin daha doğru olduğunu söyleyebilirim. Tabii ki diyet kadar hastanın spor yapması da oldukça önemlidir çünkü sadece diyetle ilgili sorunlar çözülmeyecektir.

Yeni bir başlangıç için hazır mısınız?